Çocuklarda Meme Kitleleri

Çocuklarda meme lezyonları nadirdir. Meme lezyonlarının büyük çoğunluğunda ameliyat gerekmez. Yanlış yere önerilen ameliyatlar meme tomurcuğunu kalıcı olarak tahrip edebilir.

Süt çizgileri fetal hayatta ilk defa 6. haftada ventral vücut duvarında ortaya çıkar. Kabaca klavikulanın lateral 1/3 kısmından simfiz pubise değin bilateral olarak devam eder. Bu ektodermal kalınlaşmalar, torasik alan hariç regrese olurlar. Torasik bölgede bazı hormonlarn da etkisiyle meme dokusuna farklılaşırlar. Gestasyonun 5. ayında meme başı, areola ve 15-25 duktusluk bir kanal ağı ile destekleyici bağ dokusu oluşmuştur. Gestasyonun 32. haftasından itibaren meme dokusu biraz daha gelişir. (Muhtemelen maternal hormonların etkisiyle).

Dolayısıyla termde yaklaşık 8 mm çapında bir meme dokusu yenidoğanların çoğunda palpe edilir. Meme dokusundaki büyüme doğumdan sonrada devam eder. Doğumdan sonraki 2-3 hafta içinde 14 mm çapına ulaşır.

Süt kanallarının epiteli belirgin bir değişim göstererek sekretuar epitelden apokrin metaplazi ile atrofik involusyona uğramış bir örtüye dönüşür. Yenidoğanın meme dokusu genellikle kolostrum benzeri bir madde ile doludur. Yenidoğanların çoğundan bu madde memeden dışarı çıkar. Bu dönemden sonra meme dokusunun boyutları 10 mm ye düşer ve puberteye dek öyle kalır.

Meme dokusunun büyümesi (Telarş) pubertenin ilk bulgusudur. Kız çocuklarında genellikle 8 – 13 yaşları arasında ortaya çıkar. Duktal gelişme , alveol ve lobüllerin büyümesi östrojen , progesteron , growth hormon , kortison ve prolaktin in etkisi altındadır.
Pubertede bağ dokusunun artışı ön plandadır. Bu dönemde memeler sert ve nodüler yapıdadırlar. Adolesan döneminin sonuna doğru bağ dokusu geri planda kalır. Yağ dokusu depolanmaya başlar. Böylece erişkindeki memenin yumuşak konturu ve kıvamı ortaya çıkar.

Çocuklarda Meme Hastalıkları | Prepubertal dönemde ortaya çıkan kitlelerin tamamına yakını iyi huyludur. Ancak memede kitle şikayeti ile başvuran çocuklarda olası tanılar aşağıdaki gibidir

KONJENİTAL ANOMALİLER:
POLİTELİ (Polythlia):
Meme ucunun çok sayıda olmasıdır. Sık rastlanılır. Nüfusun % 1 – 2 lik kısmında görülür. Primitif süt çizgisi boyunca herhangi bir yerde bulunabilir.

POLİMASTİ (Polymastia):
Daha az görülür. Yine süt çizgisi üzerindedir. Fakat aksesuar memeler tam boyutlara ulaşabilirler , hatta süt verebilirler.

AMASTİ (Amastia):
Meme dokusunun olmamasıdır. Karşı meme tam olarak geliştikten sonra ogmentasyon mammoplasti yapılmalıdır.

POLAND SENDROMU:
Memenin yokluğu yada hipoplazisi sıklıkla pektoralis major kasının , kostaların yokluğu ile birliktedir. Buna Poland sendromu denir.
Ektodermal displazili hastalarda memenin bilateral yokluğu söz konusudur.

İNFLAMATUAR HASTALIKLAR:
Çocuklarda, yenidoğanlar hariç memenin infeksiyonları nadirdir. Travma ve laktasyonda da infeksiyonlar görülür. Stafilokok Aureus en sık görülen mikroorganizmalardır.

Neonatal mastit genellikle yaşamın 2. yada 3. haftasında görülür. İnsidansı memenin büyüklüğü ile değil , ne kadar sık manuple edildiği ile yakından ilişkilidir. Ateş ve diğer sistemik bulgular nadirdir. Sirkumareolar bir insizyondan drenaj yapılması şarttır.
Eğer belirgin selülit varsa antibiyotik başlanır. Yenidoğan döneminde neonatal mastite bağlı abse drenajı yapılan çocuklarda erişkin dönemde meme boyutunda küçüklük söz konusu olabilmektedir. Fiziksel olarak aktif genç kızlarda meme travması yağ nekrozuna veya infeksiyona yol açabilir. Bu durum agresif olarak antibiyotikler ile ve drenajla tedavi edilerek meme dokusunun tahribatı önlenmelidir.

MEMEDE DİFFÜZ BÜYÜME:
Anormal meme büyümesi çocukluğun her yaşında olabilir.
Prematür telarş, 8 yaşından küçük kız çocuklarında puberte prekoksun herhangi bir bulgusu olmadan memelerin büyümesidir.
Makroplasti ve juvenil hipertrofi; Adolesan kızlardaki memelerin aşırı büyümesidir.
Jinekomasti; Erkeklerde meme dokusunun büyümesidir.

MEME BÜYÜMESİNİN BİLİNEN NEDENLERİ:
Eksojen östrojen kremler, oral medikasyonlar. Östrojen uygulanan hayvan eti yenilmesi (Tavuk).
İlaçlar; Dijital , izoniazid , amfetaminler.
Tümörler: MSS tümörleri , adrenal tümörler , over tümörleri
Nörolojik bozukluklar; Siringomyeli , travma , transvers myelit.
Pulmoner hastalıklar: Tüberküloz , bronşiektazi , bronşit
Kronik KC hastalığı.

Olguların çoğunda neden bulunamaz. Bun durum benign ve kendi kendini sınırlayan bir tablo çizer. Prematür telarşlı kızlarda ; anormal östrojen / testosteron oranları , anormal pulsatil östrojen salınımı , östrojene doku duyarlılığının artması.

LHRH verilmesine karşı anormal FSH yanıtı ve seks hormon bağlayan protein artışına bağlı testosteronun bağlanıp östrojenin serbest kalması gösterilmiştir.

Jinekomastili adolesan erkek çocuklarda gonadal hormonlarda anormal konsantrasyon ,adrenal kaynaklı östrojen artışı ve östrojen reseptör konsantrasyonu artışı saptanmıştır.

Prematür telarş sık görülen bir hastalıktır. Küçük çocuklarda görülür. (<8 yaş kız çocuğu). Unilateral yada bilateral olabilir. Genellikle birkaç ay içinde ortadan kaybolur. Fakat kızların % 30-50 lik kısmında puberteye kadar devam eder. Bu tip hastalarda pubertede meme gelişimi normaldir.

Prematür telarşlı kızların % 14 ünde puberte prekoks görülmüştür.

Bu nedenle diğer seks matırasyon bulguları , boy ve kilo eğrisi , el bileği radyografisi kontrol edilmelidir. Eğer bunlar normal ise daha fazla tetkiğe gerek yoktur. Aileye bunun kendini sınırlayan benign bir durum olduğu söylenebilir.

Prematür telarşın asla bir meme kitlesi olarak görülüp , gereksiz biyopsi yada eksizyon yapılmasına izin verilmemelidir. Yoksa sonuçta amasti gelişir.

Prematür telarş ile beraber diğer seksüel maturasyon bulguları varsa çocukta puberte prekoks vardır. Menstruasyon , ovulasyon ve gebelik olasılığı söz konusu olabilir. Bu çocuklar tam olarak incelenip % 20 olguda görülen adrenal veya over tümörü / kisti ayırt edilmelidir.

McCUNE-ALBRIGHT SENDROMU:
Bu sendromda puberte prekoks, poliostotik fibröz displazi ile birliktedir.
Olguların çoğunda spesifik bir neden bulunamaz ve santral orijin düşünülür.
İdiopatik puberte prekokslu kızların bazılarında BT ve MRI ile hamartomlar ve diğer hipotalamik lezyonlar gösterilebilir.

İdiopatik puberte prekoksts ovulasyon supresyonu için medroksiprogesteron asetat (Depo-Provera) verilebilir.
Siproteron asetat ve LH-RH analogları kullanılarak progresif maturasyon ve prematür epifizial kapanma önlenebilir.

Makroplasti büyük fakat histolojik olarak normal meme dokusudur. Subjektif bir tanıdır. Redüksiyon mammoplastisi , iskelet büyümesi tamamlandığı zaman yapılmalıdır.

Juvenil hipertrofi nadir görülür. Sıklıkla aşırı boyutlara ulaşan masif meme hipertrofisi ile karakterizedir. Histolojik olarak memedeki fibröz bağ dokusunda aşırı bir artış söz konusudur. Duktal proliferasyon ise orta derecededir. Juvenil hipertrofi , hormonal anomaliler ile ilişkili değildir. Premalign değildir. Burada redüksiyon mammoplasti bazen güç olabilir.

Adolesan jinekomasti sık görülür. Adolesan erkek çocukların 2 / 3 ünde 1 – 2 cm çapında , ağrılı meme büyümesi olur. Meme dokusu 1 – 2 yıl büyür ve sonra küçülür. Detaylı incelemeye gerek yoktur. Eğer testisler küçük ise Klinefelter sendromu akla gelmelidir.

Obezite önemli bir pseudojinekomasti nedenidir. Dikkatli muayene ile ayrım yapılmalıdır. % 1 hastada jinekomasti devam eder ve subkütan mastektomi yapılmalıdır. (Anksiyete). Ameliyat 180 ? lik subareolar sirkumareolar insizyon ile yapılır. Aksilla kuyruğu dahil tüm meme dokusu pektoralis fasyasına dek inilerek çıkarılır.

Jinekomasti bazen klomifen , danazol yada tamoksifen ile tedavi edilebilir.

Jinekomasti prepubertal erkek çocukta nadirdir. Olguların çoğu idiyopatik olsa da bazılarında adrenal veya testis tümörü olabilir.
Memedeki ayrı kitleler erkek çocuklarda ve postpubertal kızlardaki lokalize meme kitleleri cerrahi yoldan eksize edilmelidirler. Her ne kadar bu kitleler benign iseler, semptom verirler ve genellikle büyürler. Lezyonların büyük çoğunluğu sirkumareolar insizyon ile çıkarılabilirler.

Prepubertal kızlardaki soliter meme kitlelerinin tedavisi ise sorunludur. Çünkü ufak meme tomurcuğundaki bir kitle eğer çıkarılamazsa , meme dokusunun tahrip ederek belirgin meme hipoplazine yol açabilir. Fakat cerrahi eksizyonun riski ise daha fazladır.

NON-NEOPLASTİK KİTLELER:
Basit kistler , mavi kistler (Blue-Domed), galaktoseller ve diğer kistik lezyonlar herhangi bir yaşta olabilir. Ağrı , hassasiyet , meme başı akıntısı , infeksiyon ve büyüme sıktır. Eksizyon genellikle endikedir. Fibröz mastoplasti, lobuler hiperplazi, sklerozan adenozis, yağ nekrozu ve diğer mastoplastiler ayrı, sert, irregüler, mobil / fikse kitle nedenidir. Bunları neoplastik kitlelerden ayırmak güçtür. Rezeksiyon endikedir.

Juvenil papillomatozis , fibroadenoma benzer kitle ile prezente olur. Fakat histolojisi farklıdır. Benign bir hastalıktır. Fakat daha sonra malignite nedeni olabilir.

Fibrokistik hastalık genç erişkin kadınların sık görülen bir hastalığıdır. Artık adolesan genç kızlarda da sık görülmeye başlanmıştır.

Unilateral yada bilateral olabilir. Palpasyonla lokalize yada diffüz kord benzeri kalınlaşmalar ele gelir. Fibröz doku aşırı artışını gösterir. Şüphe varsa ince iğne aspirasyon biyopsisi kistik karakteri konfirme eder. Her menstrual periot öncesinde ağrı ve hassasiyet artar. (Kistler büyüdüğü için). Eğer bir kitle 2 – 3 siklus boyunca devam ediyorsa ve aspire edilemiyorsa, eksizyon gereklidir.

Adolesan kızlarda kanser ve fibrokistik hastalık ayırıcı tanısı erişkindeki gibi önemli değildir. Fakat yine de persistant kitleler gözardı edilmemelidirler.

Çocuklarda meme başı akıntısı nadirdir. Yenidoğan mastitinde sütsü bir akıntı olur. Meme absesinde pürülan drenaj söz konusudur.
Erişkinlerde olduğu gibi , sulu , seröz veya kanlı memebaşı akıntısı büyük olasılıkla intraduktal papilloma , fibrokistik hastalık veya duktal ektazi ile ilgilidir. Etkilenen duktusuneksizyonel biyopsisi gerekir.

NEOPLAZİLER:
Fibroadenom çocuklarda en sık görülen soliter meme kitlesidir. Cerrahi olarak eksize edilen lezyonların % 60 – 90 kadarı fibroadenomadır. Fibroadenom aşırı fibröz dokudan oluşan , benign , enkapsüle tümörlerdir. Palpasyonda sert , düzgün , ayrı ve mobil kitledir. Hızla büyüyüp dev bir fibroadenom olabilirler. Cerrahi eksizyon uygulanır.
Memenin diğer iyi huylu tümörleri nadirdir ; hemanjiomlar , kistik higroma , lipoam , granüler hücreli myoblastoma ve diğer yumuşak doku tümörleri sayılabilir.

SİSTOSARKOMA FİLLOİDES;
Fibroadenom ile ilişkili nadir bir tümördür. Histolojik olarak daha hipertrofik, fibröz doku stroması daha sellülerdir. İsmine rağmen sadece % 25 oranında maligndirler. Simple mastektomi ile geniş lokal eksizyon yapılır.

ÇOCUKLARDA MEME CA:
Nadirdir. Prepubertal ve postpubertal çocuklar arasında prognoz açısından fark vardır.
< 11 Yaş çocuklardaki tip sekretuar karsinomadır. Prognozu iyidir.
> 11 Yaş çocuklarda ise erişkinlerde görülen bazı tipler görülür. Sürvi % 50 dir.

Genç çocuklarda geniş lokal eksizyon (Simple mastektomi) yeterli olabilmektedir. Fakat yakın takip gereklidir.
Rabdomyosarkoma , lenfoma , lösemi ve diğer primer kanserler çocukların meme dokusunda nadiren görülebilmektedir.


Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.




FARKINDA OL, GEÇ KALMA





WE CARE, WE CAN





0-224-970-0101


İLETİŞİM HATTI

Op. Dr. Ersoy Taşpınar, uzman bir ekip çalışmasıyla her türlü genel cerrahi işlemleri yüksek başarı oranıyla gerçekleştirmektedir.




Copyright by Bursa Web Tasarım 2018. Site içeriğinde bulunan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, bu bilgiler kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi ve tanı koyması yerine geçmez.



Copyright by Bursa Web Tasarım 2018. Site içeriğinde bulunan bilgiler sadece bilgilendirme amaçlıdır, bu bilgiler kesinlikle hekimin hastasını tıbbi amaçla muayene etmesi ve tanı koyması yerine geçmez.